Uzmanlar, genelde alışverişte alınmayan böcek hasarlı meyve ve sebzelerin, hormon kullanımı bakımından bir ön testten geçmiş oldukları için tüketimde onların tercih edilmesi gerektiğini bildirdiler. Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asım Kadıoğlu, bilimsel anlamda bitkisel hormonun, bitkinin belirli bir yerinden sentezlenen ve çok düşük dozlarda bitkinin büyüme ve gelişmesi üzerine etkili olan maddeler olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Kadıoğlu, hormonların çok düşük dozlarda etkili olduklarından, aşırı kullanıldıkları zaman hem uygulanan bitkiye hem de bitkiyi tüketen canlılara zararlı etkilerde bulunduklarını belirterek, "Bu nedenle hormonların uygulama dozunun ve zamanının bilinçli olarak belirlenmesi, zararlı etkilerini önemli ölçüde ortadan kaldırır" dedi.
Meyve ve sebzelerin hormonlu olup olmadığını veya toksik seviyede hormon biriktirdiğini dış görünüşlerinden anlamanın mümkün olmadığını ifade eden Prof. Dr. Kadıoğlu, "Genelde halk arasında üzerinde bir çıkıntı oluşturmuş meyve veya sebzeler hormonlu olarak nitelendirilir. Bu çıkıntılar hormonlara bağlı olmayan gelişim bozukluklarından da kaynaklanabilir" diye konuştu.
Prof. Dr. Kadıoğlu, bu nedenle bir ürünün hormon içerip içermediğinin, ancak gelişmiş laboratuvarlardaki analizlerle anlaşılabileceğine dikkati çekerek, "Sirke içinde belirli bir süre bekletme gibi uygulamalar tavsiye edilmekle birlikte, bitkilerin hormonlardan arındırılabilmesi için etkili bir metot henüz mevcut değildir. Bununla birlikte herhangi bir böcek veya benzer organizmalar tarafından hasar oluşturulmuş meyve ve sebzelerin hormon ve zirai ilaç birikim seviyelerinin düşük olduğunu söyleyebiliriz. Bu durum halk arasında kullanılan hormonsuz bitki konusunda bize bir fikir verebilir" dedi.
Prof. Dr. Kadıoğlu, hormonların çok düşük dozlarda etkili olduklarından, aşırı kullanıldıkları zaman hem uygulanan bitkiye hem de bitkiyi tüketen canlılara zararlı etkilerde bulunduklarını belirterek, "Bu nedenle hormonların uygulama dozunun ve zamanının bilinçli olarak belirlenmesi, zararlı etkilerini önemli ölçüde ortadan kaldırır" dedi.
Meyve ve sebzelerin hormonlu olup olmadığını veya toksik seviyede hormon biriktirdiğini dış görünüşlerinden anlamanın mümkün olmadığını ifade eden Prof. Dr. Kadıoğlu, "Genelde halk arasında üzerinde bir çıkıntı oluşturmuş meyve veya sebzeler hormonlu olarak nitelendirilir. Bu çıkıntılar hormonlara bağlı olmayan gelişim bozukluklarından da kaynaklanabilir" diye konuştu.
Prof. Dr. Kadıoğlu, bu nedenle bir ürünün hormon içerip içermediğinin, ancak gelişmiş laboratuvarlardaki analizlerle anlaşılabileceğine dikkati çekerek, "Sirke içinde belirli bir süre bekletme gibi uygulamalar tavsiye edilmekle birlikte, bitkilerin hormonlardan arındırılabilmesi için etkili bir metot henüz mevcut değildir. Bununla birlikte herhangi bir böcek veya benzer organizmalar tarafından hasar oluşturulmuş meyve ve sebzelerin hormon ve zirai ilaç birikim seviyelerinin düşük olduğunu söyleyebiliriz. Bu durum halk arasında kullanılan hormonsuz bitki konusunda bize bir fikir verebilir" dedi.