19-12-2010, 0:48
Amerikalı diplomatların gizli yazışmalarını yayımlayan "wikileaks sitesi"nin, MOSSAD'ın kontrolünde olduğunu söyleyen ABD'li emekli subay Gordon Duff, Yeni Akit Gazetesi'ne açıklamalarda bulundu. Emekli subayların kurduğu ''Veterans Today'' dergisinin de yazarı olan Duff, wikileaks'in kurucusu Julian Assange'e destek veren liberal-sol düşünürlerin de tuzağa düştüğünü söylüyor. Duff'un bu konuyla ilgili açıklamaları aşağıda verilmiştir:
''Afganistan'la ilgili belgeleri yayınlayınca ilk önce pozitif baktım. Ancak daha sonra ana akım medyanın nasıl manipüle edildiğini ve asıl amacın Pakistan'a vurmak olduğunu gördüm ve siteyle ilgili şüphelerim oluştu. Gazeteler nasıl oluyor da 92 bin belgeden (Afganistan'daki NATO güçlerinin operasyonları ve bu güçlere bilgi sağlayan Afganlarla ilgili) 30 tanesini birkaç dakika içinde seçerek yayınlıyorlar? Demek ki bunlara bilgi verilmiş.
Wikileaks'in İsrail'i ve ABD'nin dış politikasını destekleyen, gerginlik ve istikrarsızlık çıkarmaya çalışan ve dikkatli bir şekilde finanse edilen bir istihbarat operasyonu olduğu anlaşıldı. Wikileaks, İran'a bir saldırı gerçekleşmesini isteyenlerin sesidir. Söyleyecek tek şey şudur: Wikileaks savaş suçlularını desteklemek için bir propaganda organizasyonudur.
İsrail, wikileaks'ın belgelerini kontrol ediyor. İsrail ve onun Amerika'daki fiili medya organları Washington muhabiri Helen Thomas'ın (Medyayı Siyonistler yönetiyor diyen ve hem işinden hem de Beyaz Saray'dan kovulan 91 yaşındaki gazeteci) söylemeye cesaret ettiğinden çok daha etkili. İsrail ve bu medya organları wikileaks'le ilgili gerçeklerin ortaya çıkmaması için çaba sarf etti.
Kendilerini alternatif medya olarak yansıtanlar wikileaks'in saçmalıklarını savunuyorlar ve sonuç utanç verici. Wikileaks'i savunanlar ya yetersiz ya da dürüst değil. Dünyanın gerçek bir wikileaks'e ihtiyacı var. Ancak kendisini gerçek wikileaks olarak tanıtan wikileaks kendisini deşifre ediyor.
Her şey Amerika'nın İran'a yönelik saldırısını meşrulaştırmak için bir bahane. İsrail'in saldırı tehditleri, Avustralya'dan gelen hikayeler, bu işin bir oyun olduğunu ortaya koyuyor. Tüm bunların amacı kamuoyunu bir yalana inandırmak. Wikileaks, çok yoğun bir şekilde çalışarak dünyayı İran'ın ya nükleer silahlara sahip olduğunu ya da nükleer silah yaptığını inandırmaya çalışıyor. Wikileaks, İsrail'deki en radikal fraksiyonların sesi gözüküyor. Julian Assange'in, Rupert Murdoch'a (medya patronu) olan hayranlığı ve desteği ''The Avustralian'' gazetesinde yer aldı. Murdoch'ın Tel Aviv'deki Likud Partisi'nin (Netanyahu'nun partisi) arkasında olduğunu bilenler olarak biz neler olup bittiğinin farkındayız.
Kazançlı çıkan ülke İsrail. Amerika'daki aşırı ulusalcılar, Assange'in ihanet ettiği için yakalanmasını isteyen neo-conlar, wikileaks konusunda dürüst değiller. Assange (Wikileaks kurucusu) onların önemli bir destekçisi, Bush'un destekçisi ve 11 Eylül olaylarının yeniden soruşturulmasına karşı birisi. Bu 11 Eylül olaylarının yeniden soruşturulması, Amerika'da önemli bir konu ve yabancı basın tarafından pek takip edilmiyor.
Geçtiğimiz ay Avustralyalıların %77'si Amerikan Hükümeti'nin 11 Eylül olaylarında parmağı olduğunu düşündüğünü söyledi, ki bu suç ortaklığına İsrail de dahil. 10 bin kişiyle görüşüldü. Eğer Amerika'da böyle bir araştırmaya izin verilse benzer bir durum ortaya çıkardı. Ancak hiçbir zaman izin verilmiyor. Bununla birlikte son dönemdeki medya haberlerinde 11 Eylül olaylarıyla ilgili iddiaların artık komplo olmadığı belirtiliyor. Wikileaks belgelerinde kaybedenler ise Amerika'nın dışında; Türkiye, Pakistan ve İran.
Türkiye'den İran'a karşı bir saldırıya izin vermesi isteniyor. İran bir şey yapmadı ki. Tüm bunlar, İsrail'in yazdığı ve wikileaks'in sahneye koyduğu bir tiyatro. Bu hikayeler küçük çocuklar içindir.
Çifte vatandaşlar, yani Amerikan pasaportlu İsrailliler ya da İsrail pasaportlu Amerikalılar Amerikan dış politikasını kontrol ediyor. Gerçekte, Amerika'nın bir dış politikası yok. Amerika Birleşik Devletleri ve ordusu, İsrail'in genişlemesi için çalışıyor.
Türk Hükümeti, gerçeği söyledikleri için komplo teorisi üretmekle suçlanacak.
Rothschild ailesi şu anda Batılı para birimlerinin çoğunu kontrol ediyor. Onların amacı, ülkeleri birbirlerine karşı manipüle ederek faiz ve borçla köleleştirilmiş bir ekonomi oluşturmaktır. Bununla birlikte Rothschild ailesi, Yahudi ya da değil, bunda yalnız değiller. Bunlar tüm etnik ve dini yapılanmaların üstünde. Finans suçluları, her şekilde ortaya çıkabiliyor. Rothschild ailesi, sadece en popüler olanları."
Yeni Akit Gazetesi, Mehmet Nedim Aslan
''Afganistan'la ilgili belgeleri yayınlayınca ilk önce pozitif baktım. Ancak daha sonra ana akım medyanın nasıl manipüle edildiğini ve asıl amacın Pakistan'a vurmak olduğunu gördüm ve siteyle ilgili şüphelerim oluştu. Gazeteler nasıl oluyor da 92 bin belgeden (Afganistan'daki NATO güçlerinin operasyonları ve bu güçlere bilgi sağlayan Afganlarla ilgili) 30 tanesini birkaç dakika içinde seçerek yayınlıyorlar? Demek ki bunlara bilgi verilmiş.
Wikileaks'in İsrail'i ve ABD'nin dış politikasını destekleyen, gerginlik ve istikrarsızlık çıkarmaya çalışan ve dikkatli bir şekilde finanse edilen bir istihbarat operasyonu olduğu anlaşıldı. Wikileaks, İran'a bir saldırı gerçekleşmesini isteyenlerin sesidir. Söyleyecek tek şey şudur: Wikileaks savaş suçlularını desteklemek için bir propaganda organizasyonudur.
İsrail, wikileaks'ın belgelerini kontrol ediyor. İsrail ve onun Amerika'daki fiili medya organları Washington muhabiri Helen Thomas'ın (Medyayı Siyonistler yönetiyor diyen ve hem işinden hem de Beyaz Saray'dan kovulan 91 yaşındaki gazeteci) söylemeye cesaret ettiğinden çok daha etkili. İsrail ve bu medya organları wikileaks'le ilgili gerçeklerin ortaya çıkmaması için çaba sarf etti.
Kendilerini alternatif medya olarak yansıtanlar wikileaks'in saçmalıklarını savunuyorlar ve sonuç utanç verici. Wikileaks'i savunanlar ya yetersiz ya da dürüst değil. Dünyanın gerçek bir wikileaks'e ihtiyacı var. Ancak kendisini gerçek wikileaks olarak tanıtan wikileaks kendisini deşifre ediyor.
Her şey Amerika'nın İran'a yönelik saldırısını meşrulaştırmak için bir bahane. İsrail'in saldırı tehditleri, Avustralya'dan gelen hikayeler, bu işin bir oyun olduğunu ortaya koyuyor. Tüm bunların amacı kamuoyunu bir yalana inandırmak. Wikileaks, çok yoğun bir şekilde çalışarak dünyayı İran'ın ya nükleer silahlara sahip olduğunu ya da nükleer silah yaptığını inandırmaya çalışıyor. Wikileaks, İsrail'deki en radikal fraksiyonların sesi gözüküyor. Julian Assange'in, Rupert Murdoch'a (medya patronu) olan hayranlığı ve desteği ''The Avustralian'' gazetesinde yer aldı. Murdoch'ın Tel Aviv'deki Likud Partisi'nin (Netanyahu'nun partisi) arkasında olduğunu bilenler olarak biz neler olup bittiğinin farkındayız.
Kazançlı çıkan ülke İsrail. Amerika'daki aşırı ulusalcılar, Assange'in ihanet ettiği için yakalanmasını isteyen neo-conlar, wikileaks konusunda dürüst değiller. Assange (Wikileaks kurucusu) onların önemli bir destekçisi, Bush'un destekçisi ve 11 Eylül olaylarının yeniden soruşturulmasına karşı birisi. Bu 11 Eylül olaylarının yeniden soruşturulması, Amerika'da önemli bir konu ve yabancı basın tarafından pek takip edilmiyor.
Geçtiğimiz ay Avustralyalıların %77'si Amerikan Hükümeti'nin 11 Eylül olaylarında parmağı olduğunu düşündüğünü söyledi, ki bu suç ortaklığına İsrail de dahil. 10 bin kişiyle görüşüldü. Eğer Amerika'da böyle bir araştırmaya izin verilse benzer bir durum ortaya çıkardı. Ancak hiçbir zaman izin verilmiyor. Bununla birlikte son dönemdeki medya haberlerinde 11 Eylül olaylarıyla ilgili iddiaların artık komplo olmadığı belirtiliyor. Wikileaks belgelerinde kaybedenler ise Amerika'nın dışında; Türkiye, Pakistan ve İran.
Türkiye'den İran'a karşı bir saldırıya izin vermesi isteniyor. İran bir şey yapmadı ki. Tüm bunlar, İsrail'in yazdığı ve wikileaks'in sahneye koyduğu bir tiyatro. Bu hikayeler küçük çocuklar içindir.
Çifte vatandaşlar, yani Amerikan pasaportlu İsrailliler ya da İsrail pasaportlu Amerikalılar Amerikan dış politikasını kontrol ediyor. Gerçekte, Amerika'nın bir dış politikası yok. Amerika Birleşik Devletleri ve ordusu, İsrail'in genişlemesi için çalışıyor.
Türk Hükümeti, gerçeği söyledikleri için komplo teorisi üretmekle suçlanacak.
Rothschild ailesi şu anda Batılı para birimlerinin çoğunu kontrol ediyor. Onların amacı, ülkeleri birbirlerine karşı manipüle ederek faiz ve borçla köleleştirilmiş bir ekonomi oluşturmaktır. Bununla birlikte Rothschild ailesi, Yahudi ya da değil, bunda yalnız değiller. Bunlar tüm etnik ve dini yapılanmaların üstünde. Finans suçluları, her şekilde ortaya çıkabiliyor. Rothschild ailesi, sadece en popüler olanları."
Yeni Akit Gazetesi, Mehmet Nedim Aslan
